Argo çevirisi hedef dili nasıl bir değişime uğratır?

argoArgo çevirisi bir tercümanın karşılaşabileceği belki de en büyük çeviri problemlerinden biridir. Çevirmen hedef dilde hiçbir zaman tam karşılığı olmayan argo kelimeleri çevirirken büyük bir çıkmaza düşebilir. İnternet sayesinde çevirmenlerin bu problemlerle daha çok boğuşur hale gelmeleri kaçınılmaz olmuştur.

Her gün daha çok gelişmeye devam eden teknolojiyle birlikte yeni kelimelere olan ihtiyacımız da hızla artıyor. Çevirmenlik ise her zaman yeni kelimelerin icadını kolaylaştıran bir meslek olmuştur. Çevirmenlerin çevirdikleri kelimeye hedef dilde hiçbir karşılık bulamadıkları zamanlarda, yeni bir kelime yaratmaktan başka çareleri yoktu.

Yeni kelimelere duyulan ihtiyaç her zaman kültürel ve sosyal değerlerle iç içedir. Sınırları yakın ülkelere baktığımızda veya uluslar arası bir iş alanında kullanılan ve oturmuş kelimeleri değerlendirdiğimizde belli başlı kelimelerin aslında çevirilmemiş, adapte edilmiş olduklarını görürüz. “Adapte etmek” de bu kelimelerden yalnızca bir tanesidir.

Son yirmi yılda hızlı bir yükselişe geçen teknoloji sayesinde birçok yeni elektronik cihaz yaratıldı ve bu da yine kelime ihtiyacının doğmasına sebep oldu. Bir zamanlar hiç duyulmadık ve alışılmamış görülen “twitter”, “google”, “sms” gibi yeni kelimeler üretildi ve kısa zaman içerisinde en çok kullandığımız kelimeler arasına girdi. Bu kelimelerden birçoğunun ise teknolojide yerini almadan önce zaten belli bir jargona ait oldukları söyleniyor.

Argo kelimelerdeki problemler, ister teknolojik olsun ister olmasın, kelimenin yeni olmasıyla alakalı bir durumdur, kelime ne kadar yeniyse tercüman o kelimeyi çevirmek için başvurabileceği kaynak bulmakta o kadar zorlanır. Bazı durumlarda çevirmen argo kelimenin ne anlama geldiğini bilmeyebilir, bu yüzden tek bir kelime için bile olsa hedef dilin kültürü hakkında araştırma yapmak zorunda kalabilir.

Eğer argo veya çok kullanılmayan, evrensel olmayan ve sadece bir kültüre ait olan kelimelerin çevirisini merak ediyorsanız İngilizce bir kaynak olarak Urban Dictionary iyi bir seçim olabilir. Tabi ki her dilde argo kaynakların olması çevirmenlerin işini daha çok kolaylaştırırdı!

Peki tercüman kendisine tanıdık gelmeyen argo bir kelimeyle karşılaştığında ne yapmalıdır? İnternet ve diğer kardeş teknolojilerin bir dile sel gibi kelime girmesinin asıl sebebi olarak görülmesine rağmen, çevirmenlere bu problemlere çözüm bulmasında en çok yardım edecek mecra yine internettir.  İronik değil mi?

İnternet her ülkeden insanın girebildiği blog, websiteler ve chat siteleri gibi çevrimiçi ortamlarla yeni bir dil için gerekli ortamı yaratır. Böylece internet ortamında yaratılmış her yeni kelime öncekinden çok daha hızlı bir biçimde Dünya’ya yayılır ve kullanılmaya başlar. Bir çevirmenin elinde bulundurduğu bütün dilsel kaynaklar ve referanslar ona yardımcı olmamaya başladığında bir arama motoruna başvurması olağan bir şey değildir. Fakat bu iyi bir fikir midir?

Bir çevirmen yeni gördüğü bir argo kelimeyi çevirip hedef kültürle tanıştırabilir. Ancak bu yeni gelen kelimenin kalıcı olup olmayacağına o dili konuşanlar karar verir. Yani bir kelimenin icadından sonraki kalıcılığı o kelimenin popülerliğine bakar. Bu açıdan bakınca, çevirmenlerin bir argo kelimeyi çevirmekte çok özgür hareket edebilecekleri düşünülebilir. Çevirmen bir argo kelimeyi hedef dile uyarlayabilir veya tamamen yeni bir kelime de yaratabilir.

Yorum Ekle