Üniversitelerde verilen ödevlerin öğrenciye katkısı
Çeviri eğitiminde pratik yapmak çok önemlidir. Eğitim sürecinde teoriyle verilen bilgiler, genellikle ödev şeklinde pratiğe dökülür. Bir öğrenci derse öğrendiği bilgiyi, ödevlerle pekiştirip, aktif hale getirir.
Türkiye’de eğitim sistemi maalesef teoriye dayalıdır. Öğrenciler, derslerde öğrendikleri kuramları, çeviri tekniklerini ezberlemek zorundadır. Sizin de bildiğiniz gibi en iyi öğrenim şekli pratik yapmaktır. Özellikle söz konusu dil öğrenmek ya da dille ilgili bir işse pratik hayati önem taşımaktadır. Kağıt üstünde öğrenilen hiç bir bilgi akılda kalmaz. Asıl önemli olan, bilgiyi pratikte de kullanıp, sürekli aktif hale getirmektir. Bilgiler bir süre sonra unutulur. Fakat günlük hayatta kullanılan bilgier sürekli akılda kalır.
Çeviri eğitiminde de ödev bilgiyi pratiğe dökmeye yardım eder. Öğrenci derste öğrendiği bilgiyi ödevde uygular ve kullanışlı hale getirir. Bu şekilde sürekli bir öğrenme süreci oluşurken öğrenci kendini sınıf dışında da geliştirme imkanı bulur.
Çeviri eğitimindeki ödevler sadece çeviri yapmakla sınırlı değildir. Bir tercüman genel kültür açısından da zengin olmalıdır. Bu pencereden bakıldığında araştırma ödevleri de büyük önem taşımaktadır. Araştırma tercümanın genel kültürünü arttırırken, çeviride karşılaştığı zorluklarla nasıl başa çıkabileceğini de öğretir. Unutulmaması gerekiyor ki her çeviri metni bir bağlama sahiptir ve bu bağlamda araştırılıp çeviri yapılması gerekmektedir. Bir çevirmenin bir konuyla ilgili ne kadar çok bilgisi varsa o kadar rahat çeviri yapar. Çevirmenin genel kültürü çeviriye her anlamda kolaylık sağlar.